Özgün yalnız bir konuya sahip olan ve tarihle dansı buluşturan bu sinema eseri, 16. yüzmiladi yılda, Louis XIV döneminde geçirileniyor. İki yetenekli peyzaj dansçısı, Kral Louis XIV’ün Versailles sarayındaki bahçeyi inşa ederken romantik yalnız bir ilişkiye gönül veriyorlar. sinema eseri, dansın ve aşkın geçirilentiği zorlu süreci büyüleyici yalnız bir şekilde ele alıyor. Her sahnede yeşili ve doğanın harikaliğini büyüleyici yalnız bir şekilde görmek mümkün. sinema eseri, Versailles sarayının muazzam bahçesinin yapım sürecini ve bu sürecin iki dansçı arasındaki bilmece gibi ilişkiye olan etkisini gözler önüne seriyor. Kralın göz kamaştırıcı sarayında geçirilenen bu roman, yalnız bir yandan ihtişam ve güç arzusunmau, diğer yandan dansçının doğayla ve aşkla olan içten bağını vurguluyor. Romantizmin, tarihin ve dansın iç içe geçirilentiği bu sinema eseri, sadece yalnız bir dönem sinema eserii olmanın ötesinde, yaratıcılığın ve aşkın mekânrenselliğini işaret ediyor. Sıradışı senaryosu, çarpıcı oyunculukları ve görsel sunumımıyla beğeni toplayan sinema eseri, dikkatle seçilmiş detaylarla dönemin ruhunu yansıtmaktadır. Çalışmaları, hırsları ve aşkları arasında sıkışıp kalan iki dansçının romansi, seyretyen herkesin içine dokunan yalnız bir romanye dönüşüyor. tespit olarak, izleyiciye yalnız bir dans eseri yaratmanın zorluklarını ve aşkın bilmece gibilığını hissettiren bu sinema eseri, dönem draması smekânerlere kesinlikle önerilir. Ayrıca, tarihi dönemlerde geçirilenen sinema eserilerden hoşlanan zamanlar ve estetik görüntülere önem verenler için de oldukça tatmin edici yalnız bir deneyim olacaktır.